Mükemmeliyetçilik kusursuz, kusursuz, gerçekçilikten uzak yüksek standartlar ve kişinin kendisine ve etrafına karşı çok eleştirel tavırlarla karakterize bir kişilik özelliğidir. Yüksek mefkurelere ve beklentilere karşın, mükemmeliyetçilik son derece olumsuz ve karamsar bağlantılar yaşamamıza neden olabilir. Mükemmeliyetçi şahıslar kendilerini denetimci olarak görmezler, ancak etraflarını, aslına bakarsanız hayatı denetim etmeye çabalarlar. Bu özellikleri münasebetlerini önemli biçimde zora sokar.
Devamlı partnerini denetim edip yanılgı yapmasını engellemeye çalışmak ve daima kendi doğrularını empoze etmek bir bağlantı içinde çiftlerin önemli kahır yaşamasına neden olur.
Mükemmeliyetçi fikir ve deneyimleme bumerang üzere kendine dönme eğilimi gösterir. Son derece sabit ve eğilip bükülmez bir formda kendisine merhametli davranmak yerine çok sert özeleştiri ile karakterizedir. Aslına bakarsanız, gün be gün yanlış nedenlerle daima imkansızı yapmaya çalışmak, mükemmeliyetçi kişinin optimistlik ve ömürle ilgili temel hislerinin şalterini indirerek hayatını ketler. Mükemmeliyetçi kişi önemli bir içgörü yoksunluğu yaşar. Mükemmeliyetçi yapılar batı çalışma koşullarında “vahşi kapitalizmin” desteklediği, hatta talep ettiği harika sonuçlar için ülküdür ve talep görür. Lakin sürdürülebilir olmayan mükemmeliyetçi yaklaşım bir mühlet sonra kişinin dağılmasına
neden olur. Birden fazla mükemmeliyetçi kendisinden ve etrafından taleplerinin sıra dışı olduğunun farkında değildir, herkesin misal beklentiler içinde olduğunu düşünür. Pekala ne mi yapacağız bu durumda? Temel fizik kurallarına başvuracağız…
Öncelikle mükemmeliyetçi olduğumuzun kabulü birinci adım. Sonrasında mükemmeliyetçiliğin neden imkânsız olduğunun farkına varmak ikinci adım.
Mükemmeliyetçi olmaktan vazgeçmek için gayret göstermeye başlamak ise üçüncü adım olmalıdır.
Haa, mükemmeliyetçilik neden mi imkansızdır. Temel bir fizik kuralından köklenir nedeni: mikroda harikalık olmaz. Mikroda harikalık olursa makro, yani cihan dağılır. Mikrodaki farklılıklar, eşitsizlikler, uygunsuzluklar bir ortaya gelerek o harika eksiksiz bütünü oluşturur, kainatı. Pekala, ya karşınıza bir mükemmeliyetçi çıktıysa ve siz şimdi onun kişilik özelliklerini bilmeden hoşlandıysanız ondan, ne olacak? Şayet siz de mükemmeliyetçiyseniz, kuvvetli bir alakaya hazır olun. Kendini ve hiçbir şeyi gereğince âlâ bulmayan iki insanın münasebet dinamiğini gözünüzde canlandırmak sıkıntı olmasa gerek. Haa, şayet siz mükemmeliyetçi değilseniz, bir mükemmeliyetçi ile ilgiye başladınız diyelim, onun mükemmeliyetçi olduğunu fark ettiğiniz andan itibaren ilginizi sürdürmeyi seçiyorsanız, mozaşistik yatkınlığınız ile yüzleşmeniz hakikat olacaktır.
Korkulu ve inançsız bağlanma kalıpları kişinin erişkinlik devrinde kendisini bir mükemmeliyetçi ile bağlantı içinde bulmasına neden olabilir. Erişkinliğe geçerken çocukluğunuzdan gelen münasebet kalıplarının farkına varın. Bir bağda hem partnerinizin hem de toplumun beklentilerini kusursuz karşılamaya
çalışıyorsanız, bu nedenle kendinize kuvvetli baskılar oluşturuyorsanız, bir müddet sonra patlama yaşamanız kaçınılmazdır. Bu patlamanız da doğal olarak ilginizin sarsılmasına hatta bitmesine sebep olacaktır. Mükemmeliyetçi partnerler istemeden de olsa bir mühlet sonra partnerlerinde yetersizlik duygusu oluştururlar. Kişi kendisini bir türlü alakaya, partnerine kâfi hissedemez. Bu yetememe duygusu bağda bir müddet sonra hem duygusal hem
bedensel olarak kasılmalara, kapanmalara e geri çekilmelere neden olacaktır. Aslında mükemmeliyetçilik kendinizi kandırmaktan öteki bir şey değildir. İsteseniz de istemeseniz de bir yanılsama üzerine kurulmuş olan mükemmeliyetçi yaklaşım dağılmaya mahkumdur. Tüm bedellere karşın zayıflıklarımı, yapamamalarımı saklamak, eksiklerime bakmamak için imkansızı isteyip, eksiksiz olmayı mı seçeceğim, yoksa mükemmeliyetçiliğin imkansızlığı ile yüzleşip içgörü oluşturmak için gerekli profesyonel takviyesi mi alacağım?
Seçim sizin…
Dr.phil. R. Meltem KAVCAR SIRMALI
15 Şubat 2018